TAMAMI 4 VE 5 YILDIZLI OTELLERDE 4 GECE KONAKLAMA
Adana, Gaziantep Zeugma Mozaik Müzesi, Halfeti, Adıyaman, Karakuş Tümülüsü
Cendere Köprüsü, Nemrut Dağı, Diyarbakır, Hasankeyf, Midyat, Mardin
Kasımiye Medresesi, Deyrulzaferan Manastırı, Göbeklitepe, Şanlıurfa, Balıklı Göl, Harran
Değerli Misafirlerimiz;
Sizleri belirtilen duraklarda aracımıza aldıktan sonra Antakya'ya doğru yolculuğumuz başlıyor. Uşak, Afyon, Konya, Adana üzerinden sabahın erken saatlerinde ADANA’ya ulaşıyoruz.
Sabah kahvaltısını (ekstra) yolumuz üzerinde aldıktan sonra Ülkemizin en büyük kentlerinden birisi olan ve adını da Uranos ’un oğlundan alan ADANA ’ya ulaşıyoruz. Toros Dağları’nın güneyinde verimli Çukurova ’nın toprakları üzerinde kurulmuş, Seyhan Nehri’nin iki yakasına kurulmuş 33 hektar büyüklüğündeki MERKEZ PARK ’ı görüyor ve Türkiye’nin en büyük camisi SABANCI MERKEZ CAMİ ’ni ziyaret ediyoruz. İhtişamı karşısında bizleri büyüleyecek farklı bir atmosfere götürecek bu olağanüstü yapının ardından yine görkemine hayran kalacağımız başka bir yapı olan Adana’nın simgelerinden TAŞKÖPRÜ ’ye gidiyoruz. SEYHAN NEHRİ ’nin AKDENİZ ’e doğru olan uzun yolculuğunda bizler de onu yalnız bırakmıyor ve bu anların anılarımıza yansıması için fotoğraflarımızı çektikten sonra, Güneydoğu Anadolu’nun en büyük, Türkiye’nin 8.il ive Milli Mücadelemiz sırasında destan yazan “Gazi” ünvanlı şehrimiz GAZİANTEP ’e gidiyoruz. İlk durağımız Dünyanın en büyük Mozaik Müzelerinden birisi olan; Birecik Barajı suları altında kalan Zeugma Antik Kenti’nin muhteşem mozaiklerinin de sergilendiği, dünya standartlarında müze olma özelliği ile de ön plana çıkan GAZİANTEP ZEUGMA MOZAİK MÜZESİ oluyor. Keyif dolu ziyaret sonrası bu kez Gaziantep’in sokaklarında keşfe çıkıyoruz. Nuri Paşa Cami, Karagöz Cami, Gümrük Hanı, Zincirli Bedesten, Alaüddevle Cami, Almacı Pazarı’nı görerek, müdavimlerini; şairlerin, yazarların ve düşünürlerin oluşturduğu, Antep Harbi’nden Tasavvuf Söyleşilerine kadar pek çok sohbete tanıklık eden Türkiye’nin en eski kahvehanelerinden ünlü TARİHİ TAHMİS KAHVESİ ’ne gidiyoruz. Baklavacılar ve fıstıkçıların eşlik ettiği sokaklar boyunca yürüyerek otelimize ulaşıyor ve akşam yemeğimizi alıyoruz. Akşam yemeği ve konaklama GAZİANTEP ‘deki otelimizde.
Sabah kahvaltısını otelimizde aldıktan sonra Gaziantep’e güzel anılarla veda ederek, bu kez de Fırat’ın suları altındaki Saklı Cennetin Kayıp Kenti HALFETİ ’yi keşfe gidiyoruz. Sakin (CITTASLOW) Kentimizin, geçmişten günümüze olan hikâyesini; BİRECİK BARAJI ’nda yapacağımız tekne turumuz(ekstra) sırasında dinliyoruz. Sular altında kalan evlerini, ağaçlarını hatta camilerini izlerken hep birlikte bir zamanların Halfeti'sini hayal ediyoruz. Öykünün sonunda “Fırat’ın suyundan, Halfeti’nin havasından ve toprağından ayırmayın beni diyen!” Dünyaca ünlü SİYAH GÜL ’ün yetiştiği topraklardan ayrılarak, Efsanevi Yediyamanlar ’ın kenti ADIYAMAN ’nın KAHTA ilçesine doğru yol alıyoruz. Ardından dileyen yolcularımızla (ekstra) bizi bekleyen minibüslerdeki yerlerimizi alarak muhteşem bir deneyime ortak olmak için hareket ediyoruz. Sonrasında ilk durağımız olan Antik Cabinas Çayı üzerinde kurulu CENDERE KÖPRÜSÜ ve KARAKUŞ TÜMÜLÜSÜ ’nde kısa fotoğraf molaları verdikten sonra, UNESCO Dünya Mirası Listesi’ndeki NEMRUT DAĞI ‘nın gizemli dünyasına olan yolculuğumuza başlatıyoruz. Yaklaşık 2150 mt yüksekliği ile Dünyanın en yüksek Açıkhava Müzesi ve 8.Harikası olan Nemrut Dağı’nda, 2000 yıldır güneşin doğuşu ve batışını, bu yükseklikten izleyen dev heykelleri görerek, güneşin dağı selamlamasına bizler de tanıklık ediyoruz. Antik dünyanın küçük ama inanç, kültür ve geleneklerinin bütünleştiği Krallığı KOMMAGANE ’nin sırlarla dolu dünyasına yaptığımız bu yolculuğun ardından Nemrut’a veda ediyor ve DİYARBAKIR için hareket ediyoruz. Akşam yemeği molası (ekstra) verdikten sonra DİYARBAKIR 'daki otelimize yerleşiyoruz. Geceleme DİYARBAKIR 'daki otelimizde.
Not: Mevsim itibariyle Nemrut 'a çıkılması engel bir mevsim şartı oluşursa Ekstra nitelikli Nemrut Programı iptal edilerek, Diyarbakır 'a daha erken saatlerde varılması planlanmaktadır.
Sabah kahvaltısını otelimizde aldıktan sonra Çin Seddi’nden sonra dünyada koruna gelmiş en uzun 2.yapı olan DİYARBAKIR SURLARI ’nı görüyor ve sur içine ulaşarak kenti gezmeye başlıyoruz. İhtişamı ile büyüleyecek bir başka önemli yapı ULU CAMİ ’ne gidiyoruz. El değiştiren sahiplerine ve onların dokunuşlarına şahitlik ettikten sonra CAHİT SITKI TARANCI MÜZESİ ’ni, minik bir çay kaçamağı yapacağımız TARİHİ HASAN PAŞA HANI ‘nı gördükten sonra HASANKEYF ’e gidiyoruz. Ilısu Barajı’nın güzel görüntülerinin eşliğinde yeni Hasankeyf’i keşfe çıkıyoruz. Arkeo Park Kültür Alanı içerisinde yer alan ZEYNEL BEY TÜRBESİ ‘ni yeni yerinde ziyaret ediyor ve diğer yapılar hakkında bilgi alıyoruz. Yöresel Hasankeyf Hilve Kahvelerimizi de içtikten sonra MİDYAT için yol alıyoruz. Film platolarının gözde mekânı MİDYAT ’a ulaşıyoruz. “Sokaklarında yürümezseniz Midyat’ı anlayamazsınız !..” diyor ve DEVLET KONUKEVİ ’ne gidiyoruz. Dileyen yolcularımız burada; yakın zamanda çekilen “Sıla” filmiyle ününe ün katan konağı ziyaret edebilir, dileyen yolcularımız da gümüş alışverişi yapabilirler. Ardından otelimize ulaşıyor ve akşam yemeğimizi alıyoruz. Konaklama Midyat ’daki otelimizde.
Sabah kahvaltımızı otelimizde aldıktan sonra Taşların Dile Geldiği Güneş’in Ülkesi MARDİN için yola çıkıyoruz. Kente ulaştığımızda pek çok modacının gözde defile mekânı olarak seçtiği KASIMİYE MEDRESESİ ’ne gidiyoruz. Bir zamanların çok önemli eğitim merkezlerinden birisi olan medresenin, hüzünlü hikayesinin eşlik ettiği tasavvuf öğretisinin en güzel örneğine ev sahipliği yapan mekânı ziyaretimizin ardından öğle yemeğine gidiyoruz. Yöreye özgü lezzetlerin de tadına bakma fırsatı bulurken enerjimizi topluyor ve 1.Caddedeki yürüyüşümüze başlıyoruz. Yapacağımız panoramik yürüyüşümüz sırasında; ŞEYH ÇABUK CAMİİ ’ni, ESKİ SÜRYANİ KATOLİK PATRİKHANE BİNASI ’nı, CUMHURİYET MEYDANI ’nı, Mardin evlerini ve sokaklarını, çarşılarını, pasajlarını görerek ULU CAMİ ’ye gidiyor ve ziyaret ediyoruz. Dönüşümüzü 1. Cadde üzerinde gerçekleştirirken KASIM TUĞMANER CAMİ, TUĞHAN, ŞAHKULUBEY KONAĞI ’nı görerek merkezden ayrılıyor ve DEYRULZAFARAN MANASTIRI ’na gidiyoruz. Muhteşem mimarisi ile Süryani Kilisesi’nin önemli merkezi olan manastırı ziyaret ederken, Süryanileri de yakından tanıma fırsatı buluyoruz. Keyifli ziyaret sonrası günümüzden yaklaşık 12.000 yıl öncesine gidiyoruz. GÖBEKLİTEPE ’nin heyecan veren, bilinen ve bilinmeyenlerine doğru zaman tünelinde birlikte yolculuk yapıyoruz. İnsanoğlu ’nun gözlerini ilk kez dünyaya açtığı tahmin edilen ve Dünya’nın İlk Tapınağı olan, Dünya’nın nefesini tutarak gelişmelerini izlediği bu noktadaki ziyaretimizin ardından bu kez de ŞANLI Şehrimiz URFA ‘ya ulaşıyor ve otelimize yerleşiyoruz. Ardından hazırlandıktan sonra (ekstra) dileyen misafirlerimiz ile Ariflerin söze geldiği, çırakların dize geldiği, şiirlerin saza geldiği yöresel restaurantımızda SIRA GECESİ ’ne gidiyoruz. (Bu akşam otelde yemek almıyoruz, SIRA GECESİ tercih etmeyen misafirlerimiz ise URFA ‘nın geleneksel mutfaklarının, kebaplarının tadına bakma fırsatı yakalayabilirler.) Akşam yemeğimizi müzik eşliğinde keyifli bir biçimde tamamladıktan sonra, otelimize dönüyoruz. Konaklama ŞANLIURFA ‘daki otelimizde.
Sabah kahvaltımızı otelimizde aldıktan sonra BALIKLI GÖL (Aynzeliha ve Halil-ür Rahman Gölleri), RIZVANİYE CAMİ (Zulümiye Cami), MEVLİD İ HALİL KÜLLİYESİ VE HZ. İBRAHİM MAĞARASI, HALİ-ÜR RAHMAN CAMİ ziyaret ediyoruz. Sonrasında Tevrat`ta Hârân olarak, İncil’de aynı adla anılan bir kent olarak geçen, İslam tarihçilerinin ise kentin kuruluşunu Nuh Peygamberin torunlarından Kaynana veya İbrahim Peygamberin kardeşi Aran`a (Haran) bağladıkları adını sıcak havasından alan HARRAN ’a gidiyoruz. Bölgenin iklim ve doğasıyla uyumlu, kendine özgü HARRAN EVLERİ ’ni ziyaret ederken, HARRAN KALESİ’ni, SURLAR’ ını ve tarihin en eski İSLAM ÜNİVERSİTESİ ’ni görerek ziyaretimizi tamamlıyor ve İzmir’e doğru yola çıkıyoruz. Gece boyu sürecek yolculuk sonrasında sabah erken saatlerde İzmir 'e ulaşıyoruz. Bir başka seyahatte görüşmek dileği ile vedalaşıyoruz.
İlk yorumu siz yapın